MUSTAFA USTA
Sinop Merkez Su Ürünleri Kooperatif Birliği Başkanı Namık Ünlü, “Maliyetleri geçen sene ile bu sene arasında karşılaştırdığımız zaman yüzde 300-400 arasında artmış bulunmakta. Bunu balığa yansıtamıyoruz. Balık tutulsa bile arz talep meselesi. Bu da bizi gideri karşılamayınca büyük sıkıntıya sokuyor. Gerçekten şu anda maliyetler çok ağır. Önümüzdeki sezonda bu maliyetlere denizde balık olmazsa ne yapacağız diye kara kara düşünüyoruz. İşimiz çok zor” dedi. Sinoplu balıkçı İbrahim Coşkunarslan ise, “Geçen sene mezgit 50 liraydı, bu sene 100 lira. Her şey 2 katına satılıyor. Bu nereye kadar böyle gidecek bilmiyoruz. Vatandaş zor durumda. Geçinmek zor” diye konuştu.
Sinoplu balıkçı esnafı, artan akaryakıt maliyetleri ve hayat pahalılığından yakındı.
“MALİYETLER YÜZDE 300-400 ARASINDA ARTMIŞ BULUNMAKTA”
Sinop Merkez Su Ürünleri Kooperatif Birliği Başkanı Namık Ünlü, şöyle konuştu.
“Bizi en fazla sıkıntıya sokan maliyetler. Maliyetleri geçen sene ile bu sene arasında karşılaştırdığımız zaman yüzde 300-400 arasında artmış bulunmakta. Bunu balığa yansıtamıyoruz. Balık tutulsa bile arz talep meselesi. Bu da bizi gideri karşılamayınca büyük sıkıntıya sokuyor. Mazottan olsun, ağdan olsun personel giderleri olsun hepsinin maliyetleri arttı. Bir kayıkta ortalama 30 kişi çalışıyor. 30 kişinin aşağı yukarı aylık orana vurduğumuz zaman maliyetleri 500 bin lirayı geçiyor. Eskiden ÖTV vurmadan önce yarı yarıya fark vardı. Şu anda mazotun pompa fiyatı 37 liraysa biz 34- 35 lira civarında alıyoruz. Tarım İl Müdürlüğü olsun, su ürünleri olsun. Bu işlerle ilgilenen herkes konuya vakıf. Ufak da olsa destekleri oluyor ama karşılamıyor. Gerçekten şu anda maliyetler çok ağır. Önümüzdeki sezonda bu maliyetlere denizde balık olmazsa ne yapacağız diye kara kara düşünüyoruz. İşimiz çok zor.”
“BİZİM BALIK SEKTÖRÜNDE EN ÖNEMLİ MAZOT”
Sinoplu Balıkçı İbrahim Coşkunarslan şunları söyledi:
“Her geçen sene, geçen seneleri aratıyor. Günden güne hayat pahalanıyor. Bizim balık sektöründe en önemli zaten mazot. Mazot yükseldikçe ister istemez balığa biniyor. Geçen sene mezgit 50 liraydı, bu sene 100 lira. Her şey 2 katına satılıyor. Bu nereye kadar böyle gidecek bilmiyoruz. Vatandaş zor durumda. Geçinmek zor. Ev kiraları pahalı. Bir asgari ücretle bir vatandaşın hele ki çocuğu olan bir insanın geçinmesi çok zor. Hayat şartları insanları zorladıkça insanlar kötü yola gidecek. Hırsızlık çoğalacak. Cinayetler çoğalacak. Evde aile şiddet bile çoğalacak. Bunun önüne geçilmesi lazım. Nereye kadar böyle devam edecek?
“BU HAYAT ŞARTLARINDA İNSANIN PSİKOLOJİSİNİN BOZUK OLMAMASI NORMAL DEĞİL”
Mazot normalde bugün pompada 36 lira desek, ÖTV yüksek olduğu için balıkçı 3- 4 lira aşağısını alıyor. Bizim alacağımız mazot fiyatının litresi en az 30 lira. Kocaman gemiler, kayıklar… Bu da ne oluyor? Mazot yaktıkça balık piyasası yükseliyor. En kötü 300, 400 litre mazot yakıyor bir gemi. 400 litre mazot ne demek? Bu gider demek. Gider olunca da para kazanmak için balığa fiyat biniyor haliyle. Nakliyeler de yükseldi. Bizim balık koyduğumuz bir tane boş kutumuz 30 lira. Nereye kadar böyle devam edecek? Dün akşam haber izliyorum. Herkesin elinde pompalı tüfek, tabanca var. Herkes birbirine ateş ediyor. Her yeri mafya bağladı. Nerede bu devlet, millet? Neden bunların önüne geçilmiyor? İnsanların psikolojisi bozuk. Bu hayat şartlarında zaten insanın psikolojisinin bozuk olmaması normal değil. Herkes bir geçim derdinde. Bir markete gidiyorsun 2 bin lira. Ufacık peynir olmuş 150-200 lira. Tereyağının kilogramı 250 lira. Kıyma olmuş 400 lira. Tezgahta hamsi var 100 lira kilogramı. Soran gidiyor. 4 kişi olsa ailede 2 kilogram hamsi alsa 200 lira. Normal bir vatandaşın bir sokağa çıkması en kötü 500 lira. 2 simit alayım, 2 bardak çay içeyim 100 lira.”
“HER GELEN SENE BİR GEÇEN SENEYİ ARATIYOR”
Sinoplu balıkçı İbrahim Gündoğdu ise, “Her gelen sene bir geçen seneyi aratıyor. İnsanların alım güçleri bayağı bir düşük. Balık fiyatlarımız da zaten çok yüksek. 130 liraya mezgit, 100 liraya hamsi, 160 liraya levrek, somon, çupra gibi fiyatlarımız var. Fiyatlar bayağı bir yüksek. İnsanların alım gücü düşük. Vatandaş alırken zorlanıyor. Ağ yaptırıyorsun. Ağın masrafı yüksek. Mazot alıyorsun. Onun da maliyeti yüksek. Oltaların da maliyetleri yüksek. Vatandaş zor geçiniyor” dedi.
