Ülkemizde bir dönem Beşiktaş teknik direktörlüğü yapan Slaven Bilic o döneme dair açıklamalarda bulundu.
İşte Slaven Bilic’in açıklamaları;
-Beşiktaş’ta çalışırken İstanbul’a bayılıyordum ama insanlar gelip, ‘Anadolu’yu görmeden konuşma’ diyordu. Oraya gittiğimizde gördüğüm şey Bosna’dan farklı değildi.
-Balkan bölgesinde yetişmiş teknik direktörler kültürlere kolay alışabiliyor. Bir İngiliz veya Alman farklı kültürlere girdiğinde şok yaşayabiliyor. Örneğin Türkiye’de maaşım biraz geç yatıyordu ancak buna şaşırmadım. Hajduk Split’teyken de maaşım geç yatıyordu ama elbet yatacağını biliyordum.
-Beşiktaş’a giderken Nicola Jurcevic ve Edin Terzic’i yanıma aldım. Terzic o zaman Dortmund U19 Takımı’nın başındaydı ve ben de Dortmund Sportif Direktörü Michael Zorc ile konuştum. Zorc, ‘Edin için büyük planlarımız var ama onu birkaç yıllığına sana kiralayabilirim.’ dedi.
-Beşiktaş’a gittiğimizde araba vereceklerini söylediler ama araba hemen gelmedi. Maaşlar da gecikince diğer yardımcılarım ‘Yine aynı hikaye’ demeye başladı. Edin ise büyük panik yaşadı. ‘Bu ne böyle! Maaş nerede, Araba nerede?’ diye söylenmeye başladı. Çünkü Almanya’da yetişmişti. Ona rahat olmasın söyledim ve maaşlarımız da eninde sonunda yattı.
-Türk insanları çok sevdim. Her şeylerini size veriyorlar, kalplerini size veriyorlar. İstanbul; tarihiyle, havasıyla mükemmel bir şehir. Beşiktaş da harika bir takım.
-Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray sadece futbol kulübü değiller. Bu camialar birer yaşam biçimi. Devlet gibiler. Sonuçlar iyiyse her şey harika ama kötü sonuçlar için aynı şeyi söyleyemem.
-Orada harika zaman geçirdim. Beşiktaş ile 2 sezon üst üste üçüncü olmak iyi değildir ancak taraftarlar yaptığımız şeylere kıymet verdi. 2 yıl boyunca stadımız yoktu. Birçok iç saha maçımızı Ankara’da veya Atatürk Olimpiyat Stadı’nda oynadık. Zor zamanlardı.
-Avrupa’da iyi işler yaptık. Kulüp için de benim kariyeri için de güzel başarılar elde ettik. Premier Lig’e giden yolumu açan maçlar oynadık. Türk kulüpleri genelde İngiliz kulüpleri yenemez ama biz bunu başardık. Arsenal ile Şampiyonlar Ligi ön elemesinde iyi bir mücadele verdik.
-Arsene Wenger bana gelip, ‘Türk kulüpleri ile birçok kez iki ayaklı maç oynadım ama ilk kez 180 dakikada kırılma yaşamayan bir Türk takımı gördüm. Tebrik ederim.’ dedi. Benim için büyük bir andı.
-Gruplarda Tottenham’ı, gruptan çıktıktan sonra ise Liverpool’u yendik. Liverpool’u penaltılarda elediğimiz gece tarihi bir geceydi. Tribünlerde 63 bin kişi vardı.
